Turizm taşımacılığının önündeki engellerin kaldırılması için yerel ve merkezi idarelerde, çok uzun yıllardır yoğun görüşmelerde bulunduk. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın, verdiği belgeye sahip çıkması yönünde yazılar yazdık. Ulusal mevzuatta kurallar belliyken, yerel yönetimlerin ulusal mevzuata aykırı karar alarak turizm taşımacılığının önüne engeller çıkarması doğru değil.
Şoförlere bağımlılık testi
İstanbul Büyükşehir Belediyesi şimdi de şoförlerimizden bağımlılık testi istiyor. Biz bu testin istenmesinin karşısında değiliz. Kararın alınış şekline karşıyız. Bu ulusal ölçekte alınacak bir karardır. Ehliyetin kimin tarafından verildiği ve denetimlerin kimin tarafından yapılacağı bellidir. Belediyenin bağımlılık testi istemesi doğru değildir. Ulusal ölçekte böyle bir karar alınırsa destekleriz. Üstelik bağımlılık testi firmalardan isteniyor. Bu test için 200 TL ücret ödeniyor. 3 gün sonra sürücü ayrılıyor, tekrar yeni bir süreç zaman kaybı ve maliyet.
Araçlar muayene ediliyor
Bununla da kalmıyor ki istenenler: TÜRSAB belgesi, yol güzergah belgesi de isteniyor. O da yetmiyor araçlar muayeneye çekiliyor. Türkiye’de araçların nasıl ve ne şekilde muayene edileceği belirlenmiştir ve TÜVTÜRK bunun için kurulmuştur. Araçlar Edirnekapı’da muayeneden de geçiyor. TÜVTÜRK niye var o zaman? Araçlarda tadilat var deniliyor, eğer tadilat varsa bunu polis cezalandırır.
Bir de 10 yaş sınırı
Bütün bu engeller varken bir de 10 yaşın üstündeki araca belge vermeme kararı alındı. Biz bu kararın değişeceğini umuyoruz. Ulaştırma Bakanlığı’nın D2 belgesine kayıtlı araçlarla ilgili böyle bir uygulama yapmak doğru değil.
Sektörden gelen haklı taleplerle ilgili düzenlemelerin bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanının da Bakanlara gerekli uyarıyı yapması gerekiyor. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde daha dinamik olunacağı belirtilmişti ama maalesef Bakanlarımız bu konuda bu hızı yakalamış değiller.
Zaten borç içinde olan, yaşam savaşı veren sektör mensuplarımız, bu tür yasal çelişkilerle, engellerle zaman kaybetmek istemiyor. Avrupa’nın bütün başkentlerine İstanbul’dan grupları götürebiliyoruz, aynı şekilde Avrupa’dan gelen turistler de İstanbul’un merkezinde yabancı plakalı otobüslerle hiçbir belge şartına tabi olmadan gezebiliyor. Turizm otobüsü kendi şehrinde kendi vatanında taşımacılık yapamıyor. Bir an önce bu sorunların çözülmesi gerekiyor.
1+1+1 otobüs
Öte yandan Bursa’da bir karasör atölyesi 1+1+1 otobüs yaptı. İnsanlar birbiri ile temas etmeden taşınabiliyor. İki koridor var otobüste. 38 kişi taşınabiliyor. Havayollarında sosyal mesafe şartına tabi değilken otobüslere bunu dayatmak haksızlık. Hatta havayollarında sosyal mesafe isteyen yolcular bunun için bir bedel ödüyor. Bize de aynı hakkı tanısınlar. Havayollarına tanınan haklar otobüse de tanınmalı ve ayrımcılık yapılmamalı. ■