İTO Ulaştırma Lojistik İhtisas Komitesinde yollardaki trafik güvenliği konusunu konuştuk. Yol standartlarımız, trafik ve yol güvenliğimiz; bütün bunlar için de ısrarla söylüyoruz, trafik projeleri için yasal düzenleme yapılması lazım. Kamusal alanlardan araba tahsisi yapılması lazım. Ticari araç sürücülerinin ehliyetlerini verecek kurumların niteliklerini farklılaştırmak ve ehliyetlerin yeterli seviyede verilmesini sağlamamız lazım. İleri sürücü teknik eğitimleri verilmesi lazım. Akıllı sistemler üzerinden sürdürülebilir eğitim ve denetim yapmak lazım.
Akıllı uyarı sistemleri
Tabii, bu akıllı sistemler kazaları önlemede daha etkin bir şekilde kullanılması lazım. Uyuyan şoförü uyandıran, uyaran sistemlerle çalışılması lazım. Bu konuda bazı çalışmalar var, bunları birleştirip teşvik kapsamına almak lazım. Kazalarda en aktif rol oynayan uykusuzluk, yorgunluk ve dikkatsizliği, uyararak önleyecek yazılımlar geliştirilmesini desteklememiz lazım. Bu konuda çalışmalar var. Trafikte Ar-Ge sisteminin kurulması bu tür projeleri teşvik etmek ve ödüllendirmek lazım. Sürücü kursları ve belgelerden kaynak yaratarak sigorta şirketleri üretici firmalardan kaynak, trafik güvenliği forumundan kaynak yaratılması, TOBB ve ticaret odalarından kaynak yaratmak. Trafik kazalarını önlemek için mutlaka sürdürülebilir bir eğitim denetim sisteminin akıllı sistemler üzerinden kurulmasını sağlamak lazım.
Trafik terörü önemsenmelidir
Sürücü kurslarından, sigorta şirketlerinden, trafik güvenliği fonundan ticaret odalarından, odalar birliğinden buralara kaynak aktarılması lazım. Çünkü terör bir gün bitecek, ama trafik terörü büyüyerek devam edecek. Bunun önemsenmesi gereken bir konu olduğunu söylüyorum.
Senede bir trafik haftası yaparak trafik ile ilgili sorunların çözülmesinin mümkün olmadığını herkesin bilmesi lazım. Sürdürülebilir bir anlayış ile trafikteki tecrübeyi yok etmeyecek şekilde bir enstitü şeklinde sürekli çalışan bir kurum grekiyor. Buna bağlı olarak gönüllü esasına göre çalışan, gerektiğinde bu kaynaktan ilgililerine tecrübeleri oranında kaynak aktarılan yeni bir yapı kurulması lazım.
Tecrübe yok ediliyor
Bunun dışında, Türkiye trafikte biriktirdiği tecrübeyi yok ediyor. Bizler meslek örgütleri olarak sürekli yönetilen durumundayız ama işi yaşıyoruz, hissediyoruz. Sorunlarımızı biliyoruz, sektörlerimizin geleceğini planlamak, var olan sorunları ve çözüm önerileri tespit ederek uygulama süreçlerine taşımak bizim işimiz olmalı. Kendi kararlarımızla ilgili olarak yönetilen değil, yöneten olmalıyız. Sektörlerimizi bir dönemlik siyasetçilerin ve her yıl değişen bürokratların oynama alanı yaptırmamalıyız. Sektörlerimiz üzerinden popülist politikalar üretilmesine müsaade etmemeliyiz.
Taşımacıya yüklenilmemeli...
Toplam payda verimlilik kavramlarını temel alarak sektörlerin gelişiminin sağlanması lazım. Engelli sorunların çözümü ile ilgili bütçeler -sosyal devlet anlayışı ile biçimlendirilerek- alınan vergiler üzerinden karşılanmalı. Taşımacının sırtına ek yükler yıkılmamalı. Ulaşım engelli sayıları ve ulaşım talepleri gerçek anlamda tespit edilerek çözüm üretilmeli. Henüz bunlar tespit edilmiş değil. Ulaşım sektörlerine haddi aşan ek maliyetler yüklenmemeli. İndirimler istismar edilmemeli engellide. Ulaşım engelli, muhtaç insanlara verilmesi lazım bu indirim hakkının. Ulaşım engelli tanımının da engelli aparatı tanımının da doğru yapılması lazım.
Biz bunları talep ediyoruz. Trafik bir ihtisas alanı; trafik güvenliği için istihdam edilenler sürdürülebilir politikalarla daimi istihdam edilmeli. Ve sürdürülebilir bir anlayış sağlanmalı. Bugün Türkiye’de araç muayenesi konusunda sınıfta kaldık. Aslında TÜV’ün bizim sektör meclislerinde yer alması lazım. Muayenesiz taşıt oranları her geçen gün artıyor. Denetimler yetersiz. Bütün bunlar da yolların kan gölüne dönmesine neden oluyor.
Hepinize iyi haftalar diliyorum. Yolunuz açık olsun. ■