Yine dünyaya bakarak başlayalım. BM (Birleşmiş Milletler), geçen hafta genel kurul toplantısını yaptı. Genel Sekreter -yani Başkan- açış konuşmasında, dünyanın daha denk paylaşılmasının mevcut sorunları azaltacağını; aksi halde 2008 krizinin devam edeceğini vurguladı, üzüntülü bir yüz ile.
Sonrasında konuşan ABD başkanı, ‘Kapsayıcılık’ diye tercüme edilecek ‘Kalkınma'nın veya ‘Büyüme’nin paylaşılmasını anlattı da anlattı.
Suriye konusunun Batı tarafından yanlış anlaşıldığını, sorunun tüm Batı ülkelerini de içine aldığını ve ‘Büyüme’ paylaşılmadıkça, yani bölge insanı kalkınmadıkça sorunun genişleyerek devam edeceğini öğreterek anlattı. Ülkesinin 60 yıldır ambargo uyguladığı ülke ile (Küba) diplomasi yoluna girdiğini örnek gösterdi. Hatta Amerikan kongresinin de bunu bir gün anlayacağını söylemesi salondan alkış aldı.
Galiba ‘Vahşi Batı’, içten içe de olsa dünyayı savaşla yönetmenin artık yanlış olduğunu itiraf ediyor. Bunları söyleyen liderler ortalama 60 yaşında, ama bu sözleri çok genç!
Bizde de G20, B20, L20, C20 grupları Kapsayıcılık, Kalkınma, Büyümenin Paylaşılması tavırlarını desteklediler.
Aç yatan komşu elbet bir gün kapına gelecek. Bunu Suriye öğretiyor, Vahşi Batı'ya.
* * *
2008 krizi, dünyanın fabrikası olan Çin'i de durdurunca hammadde şirketlerinde iflaslar başladı. Petrolü, çeliği alan azaldı, satanlar fiyat indirmek için paralarını zayıflattılar. Dolar kuvvetleniyor. Amerikan merkez bankacıları da meşgul faiz arttırma işinde. "Dünyanın başka noktalarında sorunlar olmasına" dikkat çekiyorlar.
Yoksa kuvvetli Dolar, ABD ekonomisini de durduracak. ■