Cumhuriyetimizin yeni yılını, 92. yılından daha basiretli, daha birleşik, daha katılımcı yaşamamızı diliyorum.
* * *
Wikileaks vardı, hatırlarsınız, William Assange devletlerin ahlaksız hareketlerini, anlaşmalarını duyuruyordu internet sayfasından. Yakalanmamak için İngiltere'de Kolombiya elçiliğine sığınmıştı. İngiliz hükümeti de elçiliğin çevresini nöbetçilerle kuşatmıştı, birkaç yıldır. Hükümet bu nöbetin 12 milyon sterline mal olduğunu hesapladı ve tasarrufa karar verdi: Nöbeti iptal etti, masrafı durdurdu. Para bitti ama nöbet ihtiyacı bitmedi ki, Assange hala elçilikte mahsur. Para bulunca nöbet yeniden mi başlayacak? Komedi.
* * *
Son haberlere göre AB'deki Suriyeli mülteci sayısı 500 bini buldu. Sadece İstanbul'da 400 bin var. Bu ülkeler geçen yıl kendi vatandaşlarının Suriye savaşına gitmelerini seyahat özgürlüğü nedeni ile durduramamışlardı ve engellemeyi Türkiye'den istemişlerdi. Komedi. Çok samimi davrandıklarını şimdi anlıyorum, çünkü mültecilerin de seyahat özgürlüğüne saygı göstermeye başladılar. Nasıl mı? Kendi sınırlarından giren mültecileri otobüslerle komşu AB ülkesinin sınırına götürüyorlar, ileri doğru uğurluyorlar. Mülteciler her ülkeyi artık bu kolaylıkla geçiyor ve hedefe varıyorlar… Hedef Almanya. Almanya'nın İçişleri Bakanı da hemen dönüp, komşu Avusturya'nın İçişleri Bakanını görevini yapmamakla suçluyor. Sonunda biz de Suriye'nin İçişleri Bakanını mı suçlayacağız? Suriye Avrupa'ya akıyor. Birliğin birliği zorlanıyor. Komedi büyüyor.
* * *
ABD Merkez Bankasının 3 yıldır söylediklerinin bir dökümünü yapsak, çok iyi bir komedi oyunu ortaya çıkabilir. Sözlü sözlü, yönlendire yönlendire faiz arttırma işini bu yıl da uyuttular. Komedi başka merkez bankalarının para basmaya geçmesi ve faiz indirmeye devam etmesiyle daha da genişledi. Bu küresel komediye bizim ekonomi basınımızdan da çok önemli yerli oyuncular verebiliriz.
* * *
Taşıma dünyasında da trafik sigortasındaki yeniliklerin doğurduğu itirazlar komedi yaratıyor. Trafik sigortaları artık sigortalının hasar siciline uyumlu olarak prim hesabı yapıyor. Hasar sicili 2009 yılını başlangıç alıyor ve aracın değer kayıplarını da hesaba katıyor. Hasarı çok olanın primi yükseliyor, hasarı az olanın primi azalıyor. Artık ben her yıl 3'ten fazla ölümlü kazaya karışan hasarcı sürücülerin zararlarını yüklenmekten kurtuluyorum, siz de öyle, tabii. Primi birkaç yüz liradan 10 bin liraya çıkanlar var. Komedi işte burada başlıyor: Sürücülerin temsil örgütleri olan TESK ve TŞOF yeni uygulamaya itiraz ediyorlar, hem de 1 yıllık gecikmeyle. Çünkü hesabı yenice kavradılar. Neredeyse trafik sigortasının kaldırılmasını isteyecekler. Bu örgütler sürücü ehliyeti alma şartının lise mezuniyeti olmasına da itiraz edebilmişlerdi. Temsile bakın! Komedi devam ediyor.
* * *
Taşıma dünyasından bir komedi daha… Bakü-Tiflis-Kars demiryolunu tamamlasak 110 milyar dolarlık ihraç pazarına, Türkiye-Gürcistan-Azerbaycan-Türkmenistan'dan oluşan Hazar koridoruna ulaşacağız. Her şey tamam da; eksik ne söyleyeyim: Türkiye tarafında 78 km'lik demiryolu eksik ve demiryolu taşımacılığı 2008'den beri beklemede. Bunu TRACECA temsil örgütünün Azerbaycan ulusal sekreteri haykırıyor. Bu komediye bir de ek yapayım: Gürcistan yolunda Dilucu Sınır Kapımızı karayolu taşımamıza açıyoruz, TOBB yatırımları ile.
* * *
Siyasilerimizin 1 Kasım genel seçim sonuçlarını uygulamaları talebimle, iyi haftalar dilerim. ■