Bu haftaki yazımda güncel kanun değişikliklerini ve bunlardan hareketle bazı yanlışları gündeme getirmek istiyorum. Önce, genel mevzuat yanlışlarına göz atalım.
Mevzuat hiyerarşisi
Kanun metnindeki ifade yetersiz veya yanlış görüldüğünde ya da zamanla bu duruma düştüğünde, bu durumun yönetmelikle düzeltilmesi talep edilir. Bazen de kanunda eksik bırakılan hususların yönetmelikle doldurulması talep edilir. Bunlar asla mümkün değildir. Yönetmelikler, kanunların eksik/yanlışını düzeltme/giderme metinleri olamaz. Aksi halde TBMM’ye “sen yanlış yapmışsın, eksik yapmışsın, ben senin yanlışını/eksiğini düzeltiyorum” denmiş olur. Bu asla kabul edilemez.
Bazen aynı husus iki farklı yerde düzenlendiğinde, işine gelmeyen düzenleme yerine diğerindeki düzenlemenin gündeme getirildiğini görürüz. Öncelikle belirtelim ki, kanun düzeyindeki düzenleme, başka bir kanunun yönetmeliğinden üstündür. Kanuna uyulmalı, bu esas alınmalıdır.
Bazen de aynı hususun eşit düzeyde iki düzenlemede, yani iki kanun veya iki yönetmelikte yer aldığını görürüz. Peki, o zaman hangisi esas alınacak? Bu durum Karayolu Taşıma Kanunu ile Belediye Kanunu arasında yaşandı, nasıl sonuçlandığı pek net değil. Karayolu Taşıma Yönetmeliği, Belediye Kanunundaki hükümlerin saklı olduğunu kabul etti.
Burada bazen eskinin yeniyi döveceği düşüncesini de görüyoruz.
Kanun gerekçeleri
Kanun tasarı ve tekliflerinde önce kanunun geneli, sonra da her maddesi için bir gerekçe yazılır. Bu gerekçe, metnin ne anlama geldiğini, hangi amaçla hazırlandığını anlatır. Bir anlamda kanunun doğru anlaşılmasını sağlar. Tereddüt olduğunda buna bakılarak kanunun amacının ne olduğundan hareketle ne demek istediği karara bağlanır. Bu faydasından ötürü, “keşke yönetmelikler için de genel ve madde gerekçesi yazılsa” derim…
Trafik cezalarının artmaması
27.12.2018 tarihinde kabul edilip bu yazı hazırlandığında henüz Resmi Gazetede yayınlanmamış olan 7159 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanunun üçüncü maddesi 2918 sayılı Trafik Kanununa geçici 25’inci maddeyi ekliyor. Bu madde metninde “Bu kanundaki fiiller için uygulanan ceza tutarları hakkında ek 3’üncü maddenin birinci fıkrası hükmü 2019 yılında uygulanmaz.” deniyor, yani 2019 yılında trafik para cezaları Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre arttırılmayacak.
Ne dendiğinde bir anlaşmazlık yok, gayet net. Sıra niyesine, niçinine geldiğinde durum değişiyor: Bu yıl niye artış yok? Bunu öğrenmek için metnin gerekçesine bakıyoruz, ancak aradığımızı bulamıyoruz. Yani niyesi, niçini belli değil. Gerekçede madde metninin ifadesi özetlenilerek geçiştiriliyor. Yani top taca atılıyor.
Trafik suçu işlemenin bir insan ihtiyacı olmadığını, dikkat edildiğinde bu suçların işlenmeyebileceğini ve iyi bir trafik düzeni için suçlara uygulanan cezaların caydırıcı olması gerektiğini düşündüğümüzde, ben bir gerekçe bulamıyorum. Toplumun talebi olabilir, o zaman da bunun sonuçlarına katlanmak tartışılmaz olur.
Köprü cezalarının affı
Adı geçen kanunun 5’inci maddesi 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkındaki Kanuna geçici madde ekliyor. Uzun madde metninde, özetle 2.11.2016 tarihinden bu yıl sonuna kadar 15 Temmuz Şehitler ile FSM köprülerinden araç sınıfları itibariyle yasak olduğu halde geçenlere para cezası uygulanmaması, ödenmiş cezaların iadesi yer alıyor. Bunun da bir gerekçesi yok. Adı geçen tarihte yapılan değişiklik yeterince duyurulmadığı/bilinmediği için itiraz edilmişti. Bence bu gerekçe yeterli. Bu gerekçe kapsamında olmayan geçişler olabilir mi? Olabilir. Ancak bunları ayırt etmek mümkün olmadığı için tek çözüm hepsinin affı. Peki, bu af her türlü geçiş ihlallerini kapsıyor mu? Örneğin, adı geçen tarihte durumları değişmeyen, baştan beri geçişleri yasak olan kamyonet dışındaki şehirlerarası otobüs, kamyon, çekici vs. bu aftan yararlanacak mı? Madde gerekçesine baktığımızda da ne yazık ki, bunun cevabını bulamıyoruz. Orada da gerekçe adeta geçiştirilmiş. Niye af getirildiği, örneğin kamyonetlerin durumunun değişmesinin bilinememesi şeklinde anlatılsaydı; diğerlerine uygulanmayacağı bilinirdi. Eğer köprü geçiş kararlarının, genelde iyi duyurulamamış olması şeklinde ifade edilseydi, bu kez de hepsinin yararlanabileceği sonucuna varırdık. Bilmem, bu örnek gerekçenin önemini anlatabildi mi?
Bir kez daha yeni genelge
Yenilenen havayolu+karayolu kombine yolcu taşıma genelgesini geçen hafta son dakikada öğrenmiş ve ilk değerlendirmelerimi diğer konuları kısarak köşe yazımda belirtmiştim. Epey endişem yer almıştı. Genelgenin kaynakları arasında Karayolu Taşıma Kanun ve Yönetmeliğiyle Havalimanları Yer Hizmetleri Yönetmeliği yer alıyor. Burada benim bakışım Havalimanları Yönetmeliğinin, kanunun üstünde veya eşiti olamayacağı yönünde. Keza Belediye ve Trafik kanunlarına karşı da öyle. Ancak genelgenin içeriği ne yazık ki, bana göre öyle değil.
Bazı taşımaların A, B1, D1 ve D4 belgeli taşımacılarca yapılacağı belirtilmiş, ilave bir şart belirtilmemiş. Peki, her isteyen belge sahibi yapabilir mi? Yoksa bir seçim mi yapılacak? Bu seçim ihale ile mi olacak? Bunlar hiç açık değil. Sondaki ihale açıklaması boşlukta kalıyor. Büyükşehir belediyesi sınırları içinde, belediye dışında tarifeli taşımacı belirleme, belediye belgesiz tarifeli taşıma hakkı verme gibi muvazaalı durumlar netleşmemiş. Belediye taşımaları bile havalimanı işletmecisinin yer verme şartına bağlanmış. Belirli bir taksici grubuna bile yer tahsis edecek işletmecinin belediye otobüsüne ‘yer yok’ demesi aklın alabileceği bir şey değil. Biraz fevri olacak ama hukuka son derece saygılı bir kişi olmama rağmen belediye başkanı olsam, işe havalimanının suyunu kesmekle başlarım. Benden alması gereken tüm ruhsatları gözden geçiririm…
Taşıma Yönetmeliğiyle Taşıma Kanunu detaylandırıldı. Kanunun verdiği yetkiyle gerekli belirlemeler yapıldı. Gerektiğinde Yönetmelik değiştirildi. Yönetmeliğin detaylardaki belirsizlikleri/eksiklikleri genelgelerle giderildi. Bu genelge de onlardan biri. Peki, bu genelgenin eksikleri, belirsizlikleri için ne yapılacak? Genelgenin genelgesi mi çıkarılacak? Emekli bir kamu görevlisi olarak Bakanlıktaki yetkilileri üzmek aklımın ucundan bile geçmez ama bu eleştirileri de yapmak zorundayım. ■
Karayolu taşımacıları ve bunlara üretim yapan sanayicileriyle çalışanları, yollarda ve bürolarında taşıma düzeni ve güvenliği için çalışan kamu görevlileriyle okuyucularımız başta olmak üzere; tüm ülkemizin ve insanlığın yeni yılını kutlar, sağlık, başarı ve mutluluklar dilerim.