Terör uzmanlarını dinleyerek görgümü ve anlayışımı çok ilerlettim. Terör bir iletişim türü. Birileri, toplumun bir katmanı; bir düşüncenin bir araya topladığı bir oluşum, muhatap kitlelere mesajını iletiyor. Mesajı korkutma yolu ile iletiyor. Niye korkutuyor ki? İletmenin başka yolu kalmadı mı?
Korkutmacılar (teröristler) öyle de kolay korkutuyorlar ki; Türkiye'nin terörist yaftası ile sınır dışı ettiği kişi, gittiği Belçika'da insan hak ve özgürlüklerinden yararlanıyor ve 1 yıl sonra da havaalanını patlatıyor. Bir Brükselli, sokaklarda asker ve polisten memnun olduğunu ve güvenlik olduktan sonra ancak özgürlükten bahsedileceğini söylüyor.
Afganistan'da, yıllar önce, bir Taliban yöneticisi, ABD subayına dağda şöyle cevap verir: "Sen yaşamak için savaşıyorsun, oysa ben ölmek için. Sen benimle nasıl başa çıkarsın!"
BM Genel Sekreteri de aynı bu noktaya vurgu yaptı yıllar sonra ve sadece 3 ay önce… Gençlerin hayatlarından geçecek kadar radikalleşmelerinin nedenlerini bulmalıyız!
Japonya'dan gelmiş bir genç, Gaziantep'te, sınırda Jandarma'ya ifade veriyor: "Sosyal medyadaki savaşçı arkadaşım ikna etti, onun yanına katılacağım."
Antalya G20 toplantılarının bir sonucu da "KAPSAYICILIK" olmuştu, hatırlarsınız. Kötü bir tercüme, ama bunun hayatımızda yeri var: KOMŞUN AÇ İKEN TOK YATMA!
Kapitalizme uygun değil, ama B20 grubu Antalya'da kapitalizmin tıkandığını dile getirmişti. 8 kriz yılından sonra bir ilerleme olmayışı da kanıt, tabii.
* * *
Amerika Merkez Bankasının hoşlanmadığı pek çok ekonomik kötüleşmenin meyvesi “kuvvetli” Dolar. Bu kuvvet de öyle sözlü yönlendirmelere kulak asmıyor. Ekonomi evrenini bilenlerle anket yaptılar, faiz artışının 2016 sonuna kalması en büyük oyu aldı, yüzde 70’lerde. FED'in durumu fena. Finans bolluğuna devam.
* * *
Kendimize bakalım:
Bizim merkez bankamız, geçen hafta kredi maliyetlerini etkileyen faizi indirdi, Hiç Dolar kaçması da olmadı.
Çünkü gidecek yerlerin hepsinde eksi faiz var… Faizsiz finansın yanına ucuz finans da gelecek.
Sanayide ‘kapasite kullanım oranı’mız yükseliyor. Krediler ve banka dışı finansman artıyor. Ödenmeyen kredi oranı yüzde 2'de sabit devam ediyor artmadan. Karşılıksız çeklerin miktar toplamı ise toplam miktar içinde yüzde 3,5 düzeyinde... Karşılıksız çeklerin adedi, 2009 yılından bu yana yüzde 70 azalmış.
Trafik sigortası, yeni tasarı ile başka sigorta türlerinin tazminatlarından kurtuluyor. Ağır kusurlu sürücülere tazminat ödenmeyecek, hatta yapılan harcamalar kendisinden tahsil edilebilecek. Yani sizler benim kusurumun bedelini ödemekten kurtulacaksınız.
* * *
Turizme değinmek gerek. Turistin seçim yapması zorlaşıyor. Güvenlik ön plana çıkıyor.
Bu video güvenlik algısını besliyor, Türkiye için. Turizmi yönetenlerin böyle buluşları gerek. Turistin aradığı işte bu düşünce.
“Turizm”i kim yönetir? Ben Dışişleri Bakanlığı, derim. Siz ne diyorsunuz?
Görev onun.