Otobüsle tarifeli (düzenli) ve tarifesiz (turizm, grup) taşımacılığına yönelik, belki de ilk defa resmi bir kurum tarafından açıklanan verileri değerlendirme ve sizlerle paylaşma imkanı buluyoruz. Bu veriler ışığında sektörün gelişimini görmek, geleceğe yönelik planlama yapmak çok önemli olacaktır.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nca, UETDS sisteminden alınan verilere ilişkin yapılan ilk açıklamada, ticari yolcu ve yük taşımalarına ilişkin önemli bilgiler yer alıyor. Zaten ticari olmayan hususi taşımalarda UETDS sistemine bildirim zorunluluğu bulunmuyor. Yapılan açıklamada, yolcu taşımalarına ilişkin olarak 2019 Ocak ayı ile 2023 Şubat ayını kapsayan dönem için tarifeli ve tarifesiz taşımalardaki yolcu ve sefer sayıları aylık olarak veriliyor. Bunları değerlendirmek önemli. İlk UETDS bilgileri ile birlikte uzun zamandır yayımlanmayan belge sayılarına ilişkin bilgiler de yer aldı. Sefer ve yolcu sayılarının iyi değerlendirilebilmesi için önce bunlara bakalım.
Önce belge sayıları
Yayımlanmış bulunan 2019 Ocak ayı ile 2023 Şubat ayı arasındaki aylık belge sayıları verilerinden, son veri olan 2023 Şubat verisi ile 2019’un Şubat verisini karşılaştırmalı şekilde ele aldık. Bir de yaz döneminin farkını düşünerek 2022 Temmuz verisini kullandık.
2019 Şubat’ında 70 olan B1 belge sayısı, son yaz dönemi olan 2022 Temmuz’unda 78’e ve 2023 Şubat’ında 82’ye çıktı. Bunlarda düzenli bir artış var.
B2 belgelerinde, aynı dönemlerde 346, 384 ve 427 şeklinde düzenli ve hızlı artış görülüyor.
2023 Şubat’ında toplam ticari B belgelerinin yüzde 16’sı B1 ve yüzde 84’ü B2 oldu.
332 olan D1 belgeleri, yavaş ve düzenli bir artışla 360 ve 367 sayılarına yükseldi.
D2 belgeleri ise 2640’dan hızlı bir artış göstererek 3234 ve 3511’e çıktı.
Şubat 2023’te, ticari D belgeleri içinde D1’lerin payı yüzde 10’un altında. Toplam sayısı 449 olan tarifeli ticari taşıma belgelerinin yüzde 18 kadarı B1, diğerleri D1.
Toplam sayısı 3938 olan tarifesiz taşıma belgelerinin ise yüzde 11’den biraz azı B2, diğerleri ise D2.
Toplam sayısı 4387 olan B ve D belgelerinin yüzde 10’a yakını tarifeli taşıma belgesi (B1-D1), Yüzde 90 kadarı ise tarifesiz belge (B2 ve D2).
D4 belgeleri 15 bin 450’den 11 bin 707’ye düşmüş. Buna karşılık D4(S) belgeleri 78’den 799’a, D4(S)* belgeleri 184’ten den 1096’ya ve D4* belgeleri de 4440’tan 6937’ye yükselmiş. Başlangıçta 20 bine yaklaşan toplam D4’ler bugün de benzer sayılarda bulunuyor.
Otomobille taşıma belgesi olan A belgelerinden, A1’lerin bu dönemde 262’den 367’ye A1(T)’lerin 17’den 23’e, A2’lerin 19’dan 21’e yükseldiğini görüyoruz.
Kendileri taşıma yapmadıkları halde ticari yolcu taşımalarında hizmet veren acente belgelerinin bu dönemde 1900’den 1779’a gerilediğini görüyoruz. Bunda belgelerinin hizmet verebileceği taşımacı sayısının arttırılmasının payı olabilir. Yine bu dönemde F2 belge sayısı 650’den 909’a yükselmiş.
Hususi taşıma belgelerinden başlangıçta 7 olan B3 sayısı 30’a çıkmış. Başlangıçta 1797 olan D3 sayısı ise önemli bir artışla 3559’a yükselmiş. 3589 olan B3 ve D3 hususi belge toplamı, 4387 olan toplam ticari B ve D belgelerinin (B1, B2, D1, D2) yüzde 80’ine yaklaşmış. Dikkat çekici bir durum.
F1 belgeleri hariç, genelde tüm taşıma belge sayılarının pandemi döneminde de artmış olması ayrıca önemli.
Belge çeşitliliği
Belge çeşitliliğinin azaltılması görüşlerine rağmen bazı belge türlerinde alt türlerin yaratıldığını görüyoruz. A1 ve A2 olarak bildiğimiz A belgelerinin tam 8 çeşidi var. D4 belgeleri 4 çeşit. (Bunu fazla görenler D4 toplam belge sayısının diğer ticari D ve B belgeleri yani B1, B2, D1 ve D2 belgelerinin toplam sayısının 4 katını geçtiğini dikkate alsınlar.)
Tek belgede birleştirilmesi önerilen F1 ve F2 belgelerinin, ayrıca F1*, F1-E, F2-E gibi çeşitleri oluşturulmuş. Bir de benim bile duymadığım E-S belgesi var. Başındaki E nedeniyle bilmem bunu ilk yönetmelikdeki E kamu belgelerinin servis amaçlı kullanımı gibi yorumlamak doğru olur mu? Belirtmek gerekir ki, bunlar ihtiyaçlara daha fazla uygunluk sağlamak amacıyla geliştirilmiş olmalılar. Bu nedenle olumlu buluyorum. Ancak bunların herkes tarafından bilinebilmesi ve ihtiyaçlara uygun belge türü seçilebilmesi açılarından herkesçe bilinmesinin sağlanması gerekir. Bunların Yönetmeliğe eklenmesi her şeyden önce bu belgelerin hukuki niteliğini arttırır. Bunun yerine bu eksikliğin en azından bir genelgeyle giderilmesi gerekir. Böyle olursa, örneğin E-S belgesinin ne olduğunu öğrenebiliriz. Keza, F1-E ve F2-E belgelerindeki E harfinin anlamı, ‘elektronik’ olması ise gereksiz yere yapılan bu yöndeki talepler önlenmiş olur.
Belge çeşidi azaltılması
Belge çeşidinin fazlalığı Bakanlığın iş ve işlem yükünü arttırabilir. Ancak günümüz teknolojisinde bu pek önemli olmamalıdır. Önemli olan ihtiyaca tam uygun belge türü olmasıdır. Bu yönüyle belgeleri azaltacağım diye taşımacıların kullanmayacağı özellikleri de olan belgelere zorlanmaması gerekir. Örneğin, sadece yurtiçi taşıma yapan birinin belge çeşidini azaltma gerekçesiyle bunun yerine yurtdışı taşıma da yapabilen belgeye zorlanması çok yanlıştır.
Belge azaltmanın uygun yöntemlerini daha önce yazmıştım: B1 belgesinin D1’e göre olan olumsuzluklarını giderirseniz B1’i olan D1’i almaz. Aynı durum B2 ve D2 belgeleri için de geçerlidir. Bunu yaptığınızda çoğu kişinin belge sayısı azalır. Kimsenin 2’den fazla belgesi olmaz.
İkinci yöntem olarak, D1 belgesinin D2 belgesinin yeterliliklerine ve B1 belgesinin de B2 belgesinin yeterliliklerine sahip olduğunu görür onlara tarifesiz taşımaları da yapma imkanı verirseniz çoğu kişinin belgesi 1’e düşer, kimse bu amaçla ikinci bir belge almaz. Sadece bu yöntemin yapılması halinde bir kişinin en fazla 2 belgesi olur. İki yöntemi birden hayata geçirirseniz herkes ihtiyacına uygun tek belgeyle yapmak istediği tüm taşımaları yapabilir.
Örneğin, bu durumda en genel belge olacak B1 ile yurtdışı ve yurtiçi, tarifeli ve tarifesiz tüm taşımaları yapabilirsiniz.
Bir de otobüsle taşıma belgelerinin kendi türündeki otomobille taşımaları yapma yeterliliğinde olduğunu da dikkate alırsanız ayrı bir belge almadan otobüs belgesiyle otomobil taşımalarını yapabilirsiniz.
Taşıt sayıları eksik
Önceki dönemlerde yetki belgesi sayıları ile birlikte bu belgelerle taşıma yapan taşıt sayıları da yayımlanmaktaydı. Bu dönemde taşıt sayısı değişimlerini de değerlendiriyorduk. Bundan hareketle ortalama firma büyüklüğü diyebileceğimiz firma başına düşen otobüs sayılarını hesaplayıp ne yönde değişim olduğuna dikkat çekebiliyorduk. Ancak bu yeni dönemde taşıt sayıları yayımlanmadığından bu türden analizleri yapamıyoruz.
UETDS verilerine ilişkin ön açıklamalar
Bilindiği üzere, yurtiçi ve yurtdışı taşıma yapabilen ticari B belgeleriyle sadece yurtiçi taşıma yapabilen ticari D belgeleri UETDS bildirim zorunluluğuna tabi. Bu durumda, hem yurtiçi hem de yurtdışı sefer ve yolcuların kapsanması söz konusu. Ancak verilerde yurtiçi/yurtdışı sefer ve yolcu ayrımı bulunmuyor. Zaten Yönetmelikte yurtdışı taşımalara ilişkin özel bir husus da yer almıyor. Özellikle yurtdışından Türkiye’ye yönelik seferlerde bildirim neredeyse mümkün değil. Bunun ötesinde, yurtiçi yolcu taşımalarının veya açıklanan tüm yolcu taşımalarının B belgesiyle mi, yoksa D belgesiyle mi yapıldığına ilişkin ayrı ayrı veriler de yer almıyor. Bu nedenle belge ayrımı yapılamıyor.
Tarifesiz seferler
Öncelikle belirtelim ki, tarifesiz taşımalara ilişkin verilerin B2 veya D2 belgelerinden hangisiyle yapıldığına ilişkin bir ayrım bulunmadığından tümünü birden ele alacağız.
2019 yılı Ocak ayında, 83 bin 286 olan tarifesiz sefer sayısı aylar içinde artış göstererek Eylül ayında 624 bin 697 sefer ile tepe noktasına ulaşıyor. Ekim, Kasım ve Aralık aylarındaki düşüşler sonrasında 2020 Şubat’ında 225 bin
821’e kadar geriliyor. 2020 Mart’ında pandeminin başlamasıyla birlikte, 2019 Mart’ındaki artış yaşanmıyor ve sadece 131 bin 100 sefer oluyor. 2020 Nisan ve Mayıs aylarında sadece 8 bin 700’ü biraz aşan sefer yapılabiliyor.
Haziran ayında başlayan kısmi artış sonrasında Eylül ayında 284 bin 500 sefere ulaşılsa da 624 bin 697 olan önceki Eylül sefer sayısının yarısını bile bulmuyor. Eylül sonrası başlayan azalma ile sefer sayısı 2021 yılı başlarında 121 bin 102’ye kadar düşüyor. Bu aylarda 2019 yılı sefer sayıları geçilmiş olsa bile 2020 sefer sayısının ancak yarısının biraz üzerine çıkılabiliyor.
2021 yılı Mart, Nisan ve Mayıs aylarında 180 bin civarında sefere çıkılsa da bundan sonra hızlanan artışlar sonucu 2021 Ekim’inde 500 bin seferin üzerine ulaşılıyor. Bu rakam 284 binlerde olan 2020 rakamını yüzde 75 kadar geçse de 624 binlerde olan 2019 rakamının yüzde 20 kadar gerisinde kalıyor. 2021’deki Kasım ve Aralık aylarındaki azalışlar sonrası 2022 Ocak ve Şubat aylarında sefer sayısı 265 binlerde gerçekleşirken önceki 3 yılın bu aylardaki sefer sayıları geçiliyor. 2022’nin Mart ve Nisan aylarındaki artışlar sonrasında Mayıs ayında hızlı artış ile 700 bin sefere ulaşılıyor. Süren artışlar sonrasında Ağustos 2022’de 1 milyon rakamı aşılıp 1 milyon 43 bin 624 sefere ulaşılıyor.
Daha önceki en iyi rakam olan 624 bin seferlik 2019 rakamının yüzde 67 kadar üzerine çıkılmış oluyor. Yine iyi durumun sürmesiyle 900 binler düzeyinde gerçekleşen Eylül ve Ekim aylarından sonra düşüşler yaşansa da içinde bulunduğumuz 2023 yılının Şubat ayında bile 338 bin 467 sefer yapılıyor. Bu rakam daha önceki en iyi Şubat olan 2022 yılından bile yüzde 25 yukarıda.
Tarifesiz sefer yolcu sayıları ve doluluklar
Şüphesiz ki, genelde artan sefer sayıları ile birlikte yolcu sayıları da artıyor. Ancak yayımlanan sefer sayısı ile yolcu sayısı artışları arasında tam bir paralellik bulunmuyor. Tam bir paralellik olsaydı doluluklar değişmezdi, ama değişiyor. İşin ilginç yanı, tarifesiz seferlerdeki dolulukların 6 dolayında olduğunu görüyoruz. Seferlerde ortalama doluluğun 7’yi bulduğu, hatta biraz geçtiği aylar olsa bile çok düşük doluluklar da görülüyor. Pandemi döneminde doluluğun 4’e kadar düştüğü aylar görülse de 5 dolayında doluluk var. İşin ilginç yanı, çok yolcu olduğu için çok sefer yapıldığı düşünülebilecek olan 1 milyonu aşan sayıda seferin yapıldığı 2022 Ağustos ayında bile doluluk 5,8 ile 6 yolcunun altında kalıyor. Seferlerin bir kısmının, hatta çoğunluğunun eskiden minibüs dediğimiz küçük kapasiteli araçlarla yapıldığını kabul etsek bile ortaya çıkan doluluk rakamları sorunlu görülmeli. Burada sistemsel bir hata olabilir ve araştırılmalıdır.
Yıl bazında bakıldığında;
- 2019’da, 3 milyon 270 bin 157 seferde 21 milyon 341 bin 97 yolcu ile doluluk 6-7.
- 2020’de, 1 milyon 799 bin 857 seferde 10 milyon 192 bin 822 yolcu ile doluluk 6.
- 2021’de, 3 milyon 720 bin 111 seferde 21 milyon 940 bin 396 sefer ile doluluk 6.
- 2021’in iki katı düzeyinde görülen 2022’de, 7 milyon 588 bin 425 seferde 40 milyon 559 bin 447 yolcu ile doluluk 5.6.
- 2023 Ocak-Şubat döneminde, 680 bin 150 seferde 2 milyon 745 bin 193 yolcu ile doluluk 4 kişi! Bu yılın iki aylık verisi 2022 yılı Ocak-Şubat döneminin sefer ve yolcu olarak yüzde 30 kadar üzerinde görülüp olumlu bir başlangıç olarak değerlendirilebilir. Ancak bu olumluluğun deprem sonrasına denk gelen Mart-Nisan-Mayıs döneminde sürüp sürmediğini bu döneme ilişkin veriler açıklanmadığı için bilmiyoruz.
Açıklanan sefer ve yolcu sayılarından hareketle ve yine açıklanan firma sayılarını da kullanarak firma başına düşen sefer ve yolcu sayılarını hesaplamak mümkün. Ancak bundan daha önemlisi otobüslerin kullanım verimliliğinin anlaşılması açısından otobüs başına düşen aylık ve/veya yıllık sefer ve yolcu sayılarıdır. Fakat taşıt sayıları verisi yayımlanmadığından bu saptamayı ve değerlendirmeyi yapamıyoruz.
Tarifesiz seferlerde, özellikle de turlarda sefer süresi tarifeli seferlere göre çok uzun olduğundan, otobüs başına düşen sefer sayısı azlığının otobüsün iyi kullanılmadığı anlamına gelmediği düşünülmelidir. Buna rağmen çok düşük olan otobüs başına düşen seferler ve düşük doluluklar olumsuz durumu gösterebilir.
Tarifeli sefer ve yolcu sayıları ile doluluklar
Tarifeli ticari seferler, D1, B1 ve D4 belgeleriyle yapılmakta olup, bunlardan tüm B1 ve D1 seferleri ile kalkış veya varış yeri büyükşehir olan D4 seferleri UETDS bildirim zorunluluğuna tabidir. Yayınlanmış olan tarifeli sefer bilgilerinde seferlerin hangi belgeyle yapıldığına ilişkin bir bilgi bulunmadığından tümü birlikte ele alınacaktır.
2019 yılı Ocak ayında, veriler, 194 bin 727 sefer ve 4 milyon 340 bin 90 yolcu ile başlıyor. Bu ayın doluluğu yaklaşık 22 kişi oluyor. Şubat ayındaki kısmı düşüş sonrasında artışa geçen rakamlar Ağustos ayında 281 bin 256 sefer ve 7 milyon 907 bin 925 yolcu ile yılın zirvesine ulaşıyor. Ocak ayına göre seferlerde yüzde 24’ü aşan artış var. Yolcudaki artış yüzde 88’de. Buna da bağlı olarak doluluk da artıp 28 yolcuya ulaşıyor. Eylül’den itibaren seferler önce 220 bin düzeyine geriliyor.
2020 Ocak ayında biraz daha fazla sefer var. Şubat’ta biraz gerileyen seferler pandeminin başladığı Mart ayında 167 bin seviyesine düşüyor. Tabii ki yolcu sayıları da azalıyor: Doluluk 23 kişi. Nisan ayında adeta stop. 1685 sefer 17 bin 26 yolcu. Doluluk sadece 10 kişi. Zorunlu ihtiyaç nedeniyle yapılan seferler sadece zorunlu gidişlere hizmet vermiş, adeta kamu görevi gibi. Mayıs’ta çok hafif bir kıpırdama: 16 bin 401 sefer, 170 bin 269 yolcu ve doluluk yine 10 kişi. Haziran’da 150 bini bulan seferler Temmuz’da 190 bini, Ağustos’ta 207 bini buluyor. Doluluk 20 kişiyi geçiyor. Sonra yine düşüş başlıyor ve sefer sayısı Aralık ayında 100 binin bile altına düşüyor. Doluluklar 20’nin biraz altında.
2021 yılında Mart’taki 150 bin sefer hariç aylık seferler 110 bin dolaylarında ve doluluklar da 20 civarında ve bazen biraz geçiyor. Haziran’da önemli artış ile 190 bini aşan seferler, Ağustos ayında 248 bin ile zirve yapıp sonra 220 bin seviyesine geriliyor. Doluluklar 25 düzeyinde.
2022’de, Şubat’ta 190 bine gerileyen seferler önce hafif sonra da iyi artışlarla Mayıs-Haziran aylarında 240 binlere yükseliyor. Doluluk 30 kişilerde. Temmuz ve Ağustos’ta 32 kişiyi bulan doluluklarda 275 binlerde sefer yapılıyor.
2022 Eylül’ünden itibaren, bütün seferlerde 30 civarında doluluklar var ve yılın sonunda Aralık ayında da 224 bin sefer gerçekleşiyor.
2023 Ocak ayında biraz sefer artışı yaşansa da Şubat ayında 200 bin düzeylerinde gerçekleşme oluyor. Doluluk 32 kişi.
Şimdi yıl bazında bakacak olursak;
- 2019 yılının tamamında 2 milyon 691 bin 79 seferde 69 milyon 193 bin 126 yolcu. Doluluk 26 yolcu.
- 2020 yılında gerileme var: 1 milyon 812 bin 408 sefer ve 38 milyon 562 bin 397 yolcu. Doluluk 21 yolcu.
- 2021’de 2 milyon 152 bin 823 seferde 52 milyon 894 bin 772 yolcu. Doluluk 24-25 yolcu.
- 2022’de 2 milyon 765 bin 396 seferde 81 milyon 153 bin 665 yolcu. Doluluk 29-30 yolcu
- 2023’ün ilk 2 ayında 437 bin 55 seferde 13 milyon 831 bin 776 yolcu taşınmış. Doluluk 32 yolcu.
Bu rakamlar 2022’ye göre yüzde 10 civarında bir iyileşmeye işaret ediyor. Deprem etkisinin başlaması beklenen Şubat ayı ve sonrasına ilişkin veriler elimizde yok.
Tarifeli seferlerde de sefer ve yolcu sayılarından hareketle firma ve otobüs başına düşen sefer ve yolcu sayıları hesaplanabilir. Bunlardan özellikle otobüs başına düşen yolcu ve sefer sayıları otobüslerin ne etkinlikte kullanıldığına ilişkin bilgi sunabilir. Ancak güncel otobüs sayılarına sahip değiliz.
İllerin yolcu sayıları
Bakanlığın yayımladığı UETDS verilerinde 81 ilin her biri için yapılan seferlerde kaç yolcunun bu ilden hareket ettiği, yani taşındığı bilgileri yer alıyor. Ancak bu bilgiler bu ilden hareket eden yolcuların ne kadarının hangi ile gittiği hususunu içermiyor. Bu nedenle illerarası yolcu trafiği şeklinde değil. Bu nedenle illerarası hatların kapasite değerlendirmesi için kullanılamaz. Ancak her ilin ülkemiz yolcu trafiğinde ne büyüklükte bir yere ve öneme sahip olduğunu gösterir. Dolayısıyla o ildeki terminal büyüklüğü, bilet satış büyüklüğü ile terminallere geliş ve gidişlerin miktarları hakkında önemli bilgiler veriyor. İl bazındaki bu değerlendirmeyi o ildeki taşımacılar ile yerel yönetimlerin yapması gerektiğini düşündüğümüzden yazı konusu yapmadık.
2023 Şubat ayı illere göre yolcu sayıları
2023 yılının Şubat ayında en çok hareketliliğin olduğu ilk 5 il, İstanbul 895 bin 74, Ankara 613 bin 581 yolcu, Bursa 395 bin 760 bin, İzmir 360 bin 978, Antalya 244 bin 142 şeklinde sıralanıyor. Aylık veriler ışığında bakıldığında İstanbul’da günlük 30 bin, Ankara’da günlük 20 bin, Bursa’da 13 bin, İzmir’de 12 bin, Antalya’da ise 8 bin civarında sadece gidiş yönünde yolcu hareketliliğinin yaşandığını söyleyebiliriz. Aynı miktardaki yolcunun bu illere geleceğini düşünürsek, günlük toplam insan hareketliği bu rakamların iki katı kadar olacaktır. İstanbul’da günlük 60 bin yolcu hareketi olması gibi... Yaz aylarında İstanbul için bu hareketlilik 100 bin dolayına çıkıyor. Diğer illerde de bu tür artışlar yaşanacaktır.
2023 Şubat ayında en az yolcu hareketliliğinin olduğu iller ise, Hakkâri 1723, Ardahan 3 bin 317, Tunceli 3 bin 807, Kilis 4 bin 309, Bitlis 7 bin 51 olarak görünüyor.
Belirtilen hareketliliğin sadece tarifeli taşımalar mı, olduğu yoksa tarifesizleri de mi içerdiği konusunda bir açıklama bulunmuyor. ■