10 yıllık bir süreçte ilk kez bu kadar hareketsiz bir bayram ve tatil süreci yaşıyoruz. Tabii bunun nedenleri var. Bir taraftan havayollarında düşük bilet bedelleri, kayıt dışı taşımacılık, demiryollarında popülist fiyatlandırmaların hepsi sektörümüze zarar veriyor. Pazar payımız giderek daralıyor ve bu daralma yüzde 40’lar civarına ulaşmış durumda. İstanbul’dan 550 TL’ye ülkenin her yerine uçak bileti satılabiliyor.
Uçak bilet fiyatları
İstanbul-Ankara ile İstanbul-Van uçak bilet fiyatları birbirine çok yakın seviyelerde. Buda popülist bir yaklaşım. Eskiden sektörde şakayla söylenen tek rakibimiz THY sözü bugün gerçek olmuş durumda. Pazar payını en çok uçak bilet fiyatlarının bilet politikası daraltıyor. Tren noktasında 230 TL’ye bilet alınabiliyor. Sektörün omurgası konumunda olan İstanbul- Ankara hattında yolcu talebini çok aşağıya çekiyor. Kayıt dışı taşımacılık noktasında da yaptırımlar, denetimler yetersiz. Uzun mesafede havayolu, orta mesafede demiryolu, kısa mesafede kayıt dışı taşımacılık sektörümüze zarar veriyor.
Hareketlilik yüzde 50 aşağıda
Belediyeler tekel konumunda şirketler kurarak havalimanlarına yaptığı taşımalarla sektörün rakibi olma konumuna geldiler. Öte yandan sektör mensuplarının havalimanlarına girişi engelleniyor. Tabii sektörün pazar payının daralması noktasında nedenler sadece bununla da sınırlı değil. Nisan ayının başlarında olmamız, mevsim normallerinin olmaması, ekonomik zorluklar ve önümüzde seçim sürecinin olması da etkileyen unsurlar arasında. Okulların ara tatiline rağmen beklenen hareketlilik oluşmadı. Geçmiş yıllar ile mukayese edildiğinde yüzde 50 daha aşağıda. Tatilin ilk başladığı Cuma ve Cumartesi günü bir parça hareketlilik oldu. Bunun bir dönüşü de olacak ama diğer günler boş seferler. Bu hareketliliği etkileyen bir unsur da deprem nedeniyle alınan kararla birlikte üniversitelerde yüz yüze eğitime ara verildi ve kısmen bazı bölümlerde yüz yüze eğitim başlasa da büyük bölümün de yüz yüze eğitim yapılmıyor. Bu durum seyahat talebini de etkiliyor. Geçmiş sezonları göremeyeceğiz.
Bilet fiyatları geçen yaz ortalamasına gelmedi
Otobüs bilet fiyatlarının arttığı noktasında ulusal medya da çıkan haberler gerçeği yansıtmıyor. Halen sektörde bilet fiyatları geçen yaz ortalamasına gelmiş durumda değil. Şu anda hiçbir firma yeni fiyat tarifesine yönelik bir başvuruda bulunmuş değil. Geçen yaz alınan fiyatlar uygulanıyor. Akaryakıt fiyatları bir nebze gerilese de diğer tüm maliyetlerde çok yüksek artışlar söz konusu. Araç sigortalarında çok yüksek artışlar var. Araç fiyatları, yedek parça ve bakım ücreti ile personel maliyetleri de çok arttı. Üstelik akaryakıtta tekrar yükseliş söz konusu. Dünyada petrol fiyatları 80 doları geçti. Tekrar 100 dolar ve üstü senaryoları konuşuluyor.
Öte yandan şehiriçinde artan trafik yoğunluğu da zaman kayıpları getiriyor. Sefer saatleri uzuyor, maliyetler artıyor. Trafiğin daha normal bir seviyede seyretmesi için kademeli saat uygulamasının hayata geçirilmesi büyük önem taşıyor. Ulaşımda otorite çokluğu,mevzuatlar arasındaki çelişkiler ortadan kaldırılmalı. Karayolu Yolcu Taşımacılığı Koordinasyon Kurulu oluşturulmasına yönelik talebimiz de çok uzun süredir var. Bunun bir an önce oluşturulması yaşanan sorunların çözümünde önemli katkılar sağlayacaktır. Önümüzdeki dönemde bu adımları atacağız.
Bilet portalları
Bilet portallarına yönelik düzenlemelerin ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın yıllardır dile getirdiği Ulusal Ulaşım Portalınında bir an önce hayata geçirilmesi, serbest piyasa ortamında rekabetçi bir yapının oluşturulması gerekiyor. Portallar noktasında Yönetmelik düzenlemesi ve elektronik ortamda bilet satışının e-ticaret kapsamına alınması için Ticaret Bakanlığı’na başvurduk. Ayrıca e-acentelik düzenlemesi ile tekelleşmenin kırılması gerekiyor. Bilet portallarında komisyon oranları yüzde 30’lar seviyesine çıktı.
Sektörün küçülmeye ihtiyacı var
Sektörün yeni aktörlere değil, küçülmeye ihtiyacı var. Bu noktada taşıma organizatörlüğü gibi ortak taşıma, kapasite kullanım verimliliğini sağlayacak yapılanmaya gitmek gerekiyor. Karayolu taşımacılığında yüzde 50 atıl kapasite var. Bu durum sürdürülebilir bir durum değil. Ulaşımda verimsizliği, vergi kaybını ve kamu zararını ortadan kaldırmak, ülkenin kaynaklarını doğru yönetmek gerekiyor.
Herkesin Ramazan Bayramı’nı ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çoçuk Bayramını kutluyorum. ■