Engellilerin yaşamını kolaylaştırmak her insanın insanlık borcudur. Biz de engelli olabilirdik. Ancak olmayacak şeylerin kararını almak doğru değil. Engellileri oyalamaktır diye düşünüyorum. Dünyanın hiçbir ülkesinde şehirlerarasında otobüslerde böyle bir uygulama yok. Turizm otobüslerinde örnek otobüsler yapılmıştır, ama bütün turizm otobüslerinde Avrupa’da engelli rampası, engelli koltuğu yok, böyle bir zorunluluk yok.
İki boyutta incelemek lazım
Türkiye’deki engellilerin oranı yüzde 10 olarak görünüyor. Bu yüzde 10’nun içinde seyahat engeli olan kaç kişi var?
Engelli koltuğu ihtiyacı duyan kim? Engellilerin ihtiyaçları nelerdir? Bunların istatistik çalışmasının çok doğru yapılması lazım.
Bir kişi de, üç kişi de seyahat için başvurabiliyor. Zaman zaman komple otobüs verdiğim de oldu. TÜRSAB aracılığı ile Bodrum’daki yarışmalara gönderdim. Ben onlara komple otobüs verdim, çünkü başka türlü gitmeleri mümkün değildi.
Bakanlık fon oluşturabilir…
Biz, zaman zaman gelen engelli vatandaşlarımıza, yolcumuza daha iyi ve onların beklentisini karşılayacak şekilde hizmet verebilmek terminallerimize araba koyduk. Engelli vatandaşlarımız, ‘biz kimseye muhtaç olmadan bağımsız yaşayabilmeliyiz’ diyorlar; doğru ve haklı bir talep. Ancak iki koltuk yüzünden dört koltuklu yeri kaybediyorum. Yüzde 10 koltuk kaybım var. Ekonomik maliyeti var.
Benim kazancım olan kısmı boş taşımam isteniyor. Ben bunun 2018’de değil, hiçbir zaman uygulanabileceğini sanmıyorum. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının yapması gereken, birtakım fonlar oluşturmaktır. Bütün şehirlere valiliklerin, kaymakamlıkların emrine çeşitli segmentlerde üç araba versinler. Engellinin seyahati söz konusu olduğunda -kapıdan kapıya hizmetini yapsınlar. Sınırsız bir ulaşım özgürlüğü tanısınlar. Bu daha ucuza mal olur. Bence olması gereken budur.
Kağıt üstünde kalan kararlar…
Tasarıdaki madde çok geniş kapsamlı. Çıkmış otobüslerde bu tadilatı yaptırmanız mümkün değil. Aracın güvenliği bozacağı için otobüslerin statik yapısı ile oynamak mümkün değil. Üretilmiş araçlarda bunun uygulanmasının mümkün olmadığını hepimiz biliyoruz. Popülist bir anlayışla kağıt üstünde kalacak, uygulamaya geçmeyecek bir karar almanın kime ne faydası olur? Her şehrimize her ilçemize birer ikişer araç alınsın o engelli vatandaşlarımız kapıdan kapıya taşınsın. Devlet, engelli vatandaşını buradan Trabzon’a, Kars’a, Samsun’a, İzmir’e neden otobüsle göndermek istiyor? Uçaklarda, trenlerde, deniz araçlarında böyle bir yapı var mı, yok. Sosyal devlet anlayışı, bu tür talepleri isteyip, yeni maliyetler çıkartmak demek değildir. Onun için bu kararın bir kez daha gözden geçirilmesi gerektiği inancındayım.
Şehiriçinde de yetersiz
İETT duraklarında, metrobüslerde engelli asansörleri çalışmıyor. Devlet daha acil ve gerekli olan buralardaki uygulamaları düzenlemeli öncelikle. Bu kararı verenler bir Avrupa’ya, trenlere, havayoluna baksınlar. Mola yerlerinde bu altyapı var mı, buna bile bakmak lazım. Bu, her beş yılda bir ertelenmeye mahkum bir karardır. Engellilerin taleplerini dinlemek ve onların yaşamlarını kolaylaştırmak gerçekten önemli. Engelliler her şeyin en iyisi hak ediyor.
Belge yenileme ücretsiz olsun
Torba kanunla getirilen belge ücretlerinin yenilenmesinde yüzde15 yerine, yüzde 5 ücret alınması küçük bir iyileştirmedir ama yine de teşekkür ediyoruz. Bence, belge yenilemede ücret alınması yanlış. Belge yenilenmesi neden yapılıyor, bunu anlamak mümkün değil. Bütün bilgilerimiz elektronik ortamda mevcut. Bence hiç ücret alınmaması gerekiyor. ■