Mevsimler taşıma talepleri üzerinde önemli etki yapıyor. Bu etki, mevsime göre talebin farklı bölge ve hatlara yönelmesi şeklinde olabildiği gibi, ülke genelinde talebin artışı veya azalışı şeklinde de olabilir. Yük taşımacılığında mevsimlik yükler olsa da esas etki yolcu taşımacılığındadır.
Yolcu taşımacılığında en önemli talep artışı yaz mevsimi ve bayram dönemlerinde yaşanır. Bayram talebi önce tatilin kaç gün olduğuyla ilgilidir. Bunun dışında takvimi değişen bayram tatillerinin mevsimi de önemlidir. Yaz talebiyse her yıl tekrarlanan sabit tatilli bir olaydır. Hele yaz aylarında uzun bayram tatili, çifte kavrulmuş lokum gibidir. Ancak bu bayram, Ramazan Bayramı olduğunda ramazan ayının getirdiği talep azlığı, yani yaz sezonundan beklenen artışı dahi götürür. Ülkemiz 4-5 yıldır yaz sezonunun iyi günlerine gelen ramazan ayının olumsuz seyahat etkilerini yaşıyor. Bir 4-5 yıl daha bu etki sürecek. Bu yaz, belirtilen etki dışında bazı özel problemler de var.
Önce TEM zorluğu…
TEM üzerindeki uzun süreli bakım, İstanbul’dan Anadolu’ya seyahatleri zorlaştıracak, azaltacak. Yük taşımacılığında belki gece seyahat düşünülebilir, ancak bu, yolcuda mümkün değil. Özel araç yerine toplu taşıma aracı tercihi fayda sağlar, ancak olası faydadan doğacak iyileşme sonucu hemen özel araca döndürecektir. Belki otobüslere bir geçiş ayrıcalığı çözüm olabilir. Bu durum, yolcunun diğer modlara kaymasını getirebilir.
Havayolunda durum…
Ankara-İstanbul arasında çözüm olarak havayolu tercihi düşünülebilir. Ancak Atatürk Havalimanı’nda yapılan yeni apron çalışmaları kapsamında bir pist epey bir süre kapanacağı için burada da sıkışıklık yaşanacak, yani problem çözülmeyip aksine büyüyecek.
İDO tercihi…
Karayolu sorununa çözüm olarak İstanbul’dan yakın yerlere denizyolu düşünülmelidir. İDO’nun da bu yönde seferlerini arttırdığını öğrendik. Kanaatimce daha fazlası gerekli. Yenikapı, Karaköy, Kabataş, Bakırköy gibi noktalardan İzmit gibi noktalara geçici hatlar açılması düşünülmeli.
Tren gelir, hoş gelir…
Bu ay içinde Pendik kalkışlı olarak İstanbul-Ankara hızlı tren seferleri başlayacak. Bu, TEM’deki sıkıntıyı çözmenin ötesinde ulaşımı çok etkileyecek. Aslında Pendik iyi bir nokta değil, ama TEM düşünüldüğünde kısa ve uzun hatlarda yüksek hızlı tren çok kullanılacak. Bu kullanım sadece hat üzerindeki şehirlerle sınırlı olmayacak. İnsanlar, buralara kadar trenle gidip karayoluna aktarma yapacak.
Ah! Ah!
Şu anda Pendik-Söğütlüçeşme ve Kazlıçeşme-Halkalı bitirilmiş olsaydı, tren çok daha faydalı olacaktı. Mamaray’daki gecikmeyi Yenikapı’daki buluntuları suçlayarak açıklayanlar bu gecikmeyi bize açıklayamıyorlar. Bu hatlar tamamlandığında otobüsçülerin kaybı daha da artacak. Bu gecikmeye sadece onlar sevinebilir… Ama o gün de gelecek.
Bazı çözümler…
Bazı sorunların çözümü ve trenin etkinliği için Pendik-İstanbul arası geçici çözümler gerekiyor. Pendik’ten Marmaray, metrobüs ve Bostancı’daki deniz ulaşımlarına ücretli/ücretsiz toplu taşıma yapılmalı. Bu kapsamda Pendik’ten Bakırköy, Kabataş, Yenikapı, Karaköy gibi noktalara deniz ulaşım hattı açılmasıyla Pendik istasyonu ile sahildeki deniz terminali ve Kartal metro istasyonuna ücretsiz servis konması çok faydalı olabilir.
Havayolu başarısı…
Atatürk Havalimanı’ndaki sıkıntı geçici. Üstelik buradaki park yeri arttığından kapasite büyüyecek. Bu da zaten iyi ve artmakta olan havayolu performansına katkı yapacak. Genelde havayolcular özel olarak da Pegasus hem yolcu sayısı hem de kazançta hep iyiye gidiyorlar. Otobüsçülerse ikram vermemek, düşük fiyat uygulamamak gibi aslında kendilerinin de şikayetçi oldukları şeyleri eleştirip onlara akıl veriyorlar. Hani, merheminiz varsa başınıza sürün misali onlara akıl vermek yerine kendilerine çıkış yolu arasalar daha iyi olmaz mı?
Bilsinler ki burada ifade edilenlerden daha fazla tehdit altındalar. Tabii, tren dolayısıyla havayolunun da kısmen olumsuz etkilenmesi unutulmamalıdır. ■