Geçen günlerde UBER olarak karşımıza çıkan, ancak genelde tüm otomobil ve otobüsle yolcu taşımalarını ilgilendiren konu ve gelişmelerle ilgili görüşlerimi yazmak istiyorum. Tabii ki, benim sistematik anlayışıma göre ve biraz da detaylı olarak.
Türk malı
Hangi mal, Türk malıdır? Bir malın Türk malı olup olmadığı nasıl anlaşılır? Cevap: Türk malı diye bir şey yoktur ve bir Türk tarafından yapıldığını anlamak mümkün değildir. Zaten önemli de değildir. Türk malı ifadesinin yabancı dildeki karşılığı “made in Turkey” olup Türk malı değil, Türkiye’de yapılmış, Türkiye’nin malı anlamındadır. Türkiye’de yapılan malın kim tarafından yapıldığı çokça da önemli değildir. Türkiye’de yabancılar tarafından yapılan bir mal dahi yabancı bir ülkede, örneğin Romanya’da, Çin’de, Türkler tarafından yapılan veya yaptırılan bir maldan daha iyidir.
Bir malın Türkiye’de yapılmış olması için Türkiye kanunlarına göre kurulmuş bir üretici tarafından üretilmesi gerekir. UBER ve özellikle iletişim teknolojisindeki pek çok önemli kuruluşun Türkiye’de, bizim kanunlarımıza göre kurulu bir birimleri bulunmuyor. Böyle olunca bir denetim ve vergi söz konusu olmuyor, bir cezalandırmada da bulunulamıyor, bunların faaliyetleri de hukuk dışı oluyor. Bu basitçe böyle ama gelişen dünya düzeninde de çok da tartışmalı.
Korsan taşıma
UBER’i yukarıdaki yönüyle kanuni bulmayabilirsiniz, ama korsan taşımacı diyemezsiniz. Çünkü kendisi taşıma yapmıyor. “Ama efendim, yaptırıyormuş, bir aplikasyonmuş”. Olabilir de, bunu yasaklayan bir husus var mı? Bizi ilgilendiren taşımayı yapan değil mi? Eğer taşımayı yapan kişi uygun belge sahibi değilse suçludur. Bu suç hem belgesiz taşımacılık olarak Karayolu Taşıma Kanununda hem de korsan taşıma olarak Trafik Kanununun ekinde cezası ile birlikte yer alır. Bu taşımacılar değil UBER’e, kime hizmet verirlerse versinler, suç işlemiş olurlar. Bu suç UBER’le ilgili değildir, UBER sadece suçun işlenmesinde bir aracı olarak görülebilir.
Bu genel hususlardan sonra, önce şehirlerarası taşımalardaki otomobil ve otobüsle yolcu taşımalarına geçebiliriz.
Taksim-Tekirdağ
Bir işiniz nedeniyle Taksim’deydiniz ve Tekirdağ’a gitmeniz gerekiyor. Bu bir kişi için uygun ulaşım aracı otomobildir. Adı geçen illerarası taşımayı yapabilecek olan otomobil de illerarası taşıma belgeli olmalıdır. Bu var mı? Öncelerde getirilen A otomobille illerarası (belediye alanı dışı) yolcu taşıma belgelerinin A1 yurtiçi ve A2 yurtdışı halleri vardı. Zamanla bu A1 belgelerinin bu hizmeti vermesi kaldırıldı.
Eskiden kalan bazı belge ve araçlar hariç A1 ile illerarası taşıma hizmeti alamazsınız. Yani bu yol kapalı. Geriye neler kaldı?
Eskiden kalan bazı belge ve araçlar hariç A1 ile illerarası taşıma hizmeti alamazsınız. Yani bu yol kapalı. Geriye neler kaldı?
Bazıları diyebilir ki, “Git otogara, tarifeli Tekirdağ otobüsüne bin. ”Ben de diyorum ki, “Sen niye şehiriçinde tarifeli belediye otobüsüne binmiyorsun da zaman zaman taksi çeviriyorsun?”
Bir başkası da diyebilir ki, “Taksim’de taksi mi yok? Çevir birini git.” Bu vasıtanın konforunu, plaka sahibinin payı nedeniyle artan fiyatını unutsak bile taksiler yerel makamlardan belge almış yerel ticari otomobiller değil mi? Bunlar Tekirdağ’a gitmeye izinli mi, yetkili mi? Tokat plakalı taksi, nasıl İstanbul’da çalışamıyorsa, İstanbul plakalı taksi de Tekirdağ ilinde faaliyet gösteremez.
Bu işe otomobil ile bir çözüm bulamadık. Acaba otobüs olur mu? Tarifeli otobüsü beğenmeyen, terminale gitmek istemeyen, tanımadığı insanlarla seyahati düşünmeyen, mola yeri ve yol güzergahını kendisi seçmek isteyen insanlar için otomobil dışında tarifesiz B2/D2 belgeli otobüs bir seçenek. Bunların adı grup/turizm taşımacılığı oluyor. Acaba bir kişiyle bu seyahat yapılabilir mi? Yani bir kişilik grup olur mu? Grubun tanımı ve en az kaç kişiden oluşacağı, karayolu mevzuatında açık biçimde yok. Sadece Yönetmeliğin 41’inci maddesinin 14’üncü fıkrasında otobüslerde birden fazla grubun taşınmasına ilişkin düzenlemede en az 2 kişi olmaktan söz ediliyor. Yani bu durumda Taksim’den Tekirdağ’a B2/D2 belgeli bir otobüsle gitmek için yanınıza birini bulmanız gerekiyor. Eşiniz, arkadaşınız varsa sorun yok. Ama yoksa, parasını verip yanınıza seyahat yoldaşı tutacaksınız. Bu arada adı geçen otobüsün illa 40 kişilik olmasını düşünmeyin. Şoför hariç 9 kişilik yolcu taşıtı otobüstür. Şoför hariç 8 kişilik otomobil oluyorsa, bunun bir kişi fazlası olan otobüs niye olmasın?
B2/D2 belgeli bu otobüsün diğer hallerde Taksim’den Tekirdağ’a gitmesi ne kadar kurallara uygunsa UBER’e kayıtlı olarak gitmesi de o kadar uygundur. Denebilir ki, ya sözleşme? UBER’den çağrılan B2/D2 belgeli aracın sözleşme sorunu olabilir, ama bu sorun UBER dışında da aynen vardır. Bu sorun sözleşme imzalanması ve bu sözleşmenin taşıt sahibiyle değil, belge sahibi taşımacı ile imzalanması kuralının yerine getirilmesiyle ilgilidir. Halen taşımacının imzası olan boş kağıtlar taşıt sahibince doldurulup adet yerini bulsun misali düzenleniyor. Sadece taşımacının merkezinde bulunacak sıra numarası olan Maliye veya Bakanlık izniyle bastırılmış matbu sözleşmelerin tarih sırasına göre kullanılması şeklindeki bir zorunluluk ile aykırılıklar önlenir.
Araç kiralamayı ele alalım
Araç kiralama ancak şoförsüz olur. Şoförlü ise bu, araç kiralama değil, ticari otomobil, otobüs gibi taşıma hizmeti almış olursunuz. Yani bu da seçenek değil. Peki, seçenek var mı? Yok! Son Yönetmelik değişikliğinde B2 ve D2 belgelerine otobüs yanında otomobil de kaydedilip otomobille taşıma hizmeti verilmesi gündeme geldi. Bence iyi bir düşünce idi… Bilmem nedendir, taslaktaki bu husus Yönetmeliğe giremedi.
Şehiriçi taşımalar
Taksim-Silivri veya Taksim-Havalimanı şeklindeki ticari otomobil ihtiyacınız sadece ticari taksiler ile karşılanabilir. Bunun konforunu, fiyatını, davranışını beğenmeme hakkınız yok. Örneğin, tahditli plaka sahibinin payını ödemek zorundasınız. Yersen! Bu alanda rekabete imkan yok. Eğer kendi otomobiliniz yoksa yurtdışından gelmiş büyük ve zengin işadamı ortağınızı da sadece taksiye bindirebilirsiniz.
Bu taksiyi nasıl çağıracaksınız? İster yoldan çevirin ister duraktan binin ister telefonla çağırın, olur. Ama aynı taksiyi UBER üzerinden çağırırsanız olmaz. UBER’in anlayışı gereği buradan iyi taksi isterseniz ve alırsanız o da olmaz. Bu arada i-taksi, bi-taksi aplikasyonları olur mu, olur. Diyeceesin ki, neye? İşte, eyle!
Otobüs olur mu?
Bu dar elbiseden kurtulmak için otobüs düşünülebilir mi? Örneğin, taksi sınıfına girmeyen şoför hariç 9 kişilik küçük bir otobüs olabilir mi? Böylece taksi dışı bir seçenek yaratmak mümkün mü? Olmaz!
Önce belirtelim ki, bu otobüsün belediyeden alınmış şehiriçi turizm taşıma izin belgesi olacak. Böyle olunca olur mu? Yine olmaz! İlla o taksiciye borcunu ödemen gerekir. Öncelerde oluyordu. Bir kişiysen bile konforlu bir küçük otobüsü çağırıp hizmet alabiliyordun. Nedense bu hak da kaldırıldı. Nasıl mı? Bu otobüse binmek için en az 7 kişi olacaksın dediler. Eğer 6 kişiysen git taksiye! 6 kişinin hepsini almıyorsa, iki taksi tut. Yeter ki taksiciye ödemeni yap. Eğer bu turizm belgeli aracı en az 7 kişi olarak çağırıp faydalanırsan kurala uygun, çünkü belgesi var. Ama bunu UBER üzerinden yaparsan gürültü başlar ve yolun kesilir.
En az 7 kişi şartına uyan izin belgeli küçük otobüslerin de engellenmesi gerekmez mi? Gerekir, yoksa taksicilerin ekmeği azalabilir. Ne yapılabilir? Bu grubun listesini çok önceden belirleyecek ve belediyeye bildireceksin.
Bunun tek adı vardır; ben bu türden taşımaları yaptırmayacağım, taksicilerin yapabileceği her türlü taşımayı onlara aktaracağım.
Personelin taşınması
Her gün küçük bir grup personelini işe götürüp getirmek istiyorsun. Bunlar otobüsle giden personelden ayrıcalıklı olsun istiyorsun. Ne yapabilirsin? Hiç! Tek seçeneğin gene bir taksiyle anlaşmak. Taksi dışında bir ticari otomobil yok. Belki birazcık, otomobil kiralamacılığı akla gelebilir. Otomobili şoförsüz kiralar, birisinin kullanımına verirseniz olur. Şoförlü olursa, gerçekte bunun adı korsan taşıma olduğu halde belki görmeyebilirler.
Bir otomobil alır veya şoförsüz kiralar, bir de şoför istihdam ederek ticari olmayan otomobille kendi personelinize makam otomobili türü hizmet verebilirsiniz, tabii, epey zor ve pahalı.
Bu arada bizi bu şekilde sınırlayan devlet ne yapıyor? Devletin kendi personelini taşıyabilmesi için özel bir çözüm bulunmuş. Başlangıçta vatandaşların şehirlerarası ticari otomobil ihtiyacını karşılamak üzere getirilen A1 belgeleri şimdi, sadece devletin şoförlü otomobil ihtiyacını karşılamak üzere tanımlandı. Üstelik bu şehirlerarası belgelerle şehiriçi taşıma yapmak hiç sorun değil.
Son durum
Şimdi belediyeden izin belgeli otobüs ile seyahat için en az 7 kişi şartı ve yolcu listesinin epey önceden bildirilmesi şartı kalktı. Yerine yeni bir sınırlama geldiği de duyulmadı. Böyle ise taşıma izin belgeli otobüslerin tıpkı taksiler gibi çalışması mümkün. Keza bunların UBER üzerinden çağrılmasının da bir sakıncası olmamalı.
Bu herkesin keyfine göre mevzuat hazırlama düzeni bitmeli. Tekel konumundaki taşımacıları değil, tüketici konumundaki yolcuları da düşünen seçenekli, rekabetçi bir model getirilmeli.
Arkadaşım ve öğrencim sevgili Bahadır Özbayır’ın emekliliğini öğrendim. Mutlu emeklilikler dilerim. ■