Yaz tatili ile birlikte hareketlilik başladı. Tam kapasite kararı beklerken yüzde 50 kararı çıktı ve kısıtlı kapasite ile seyahat etme zorunluluğu sektörümüzü sıkıntıya soktu. Biz aynı ailenin yan yana seyahat edebilmesine yönelik talebimizi ısrarla ilettik ve bu yönde imkan da verildi. 21 Haziran’da yeni açıklamalar yapılacak. İnşallah bizi de o kapsamda değerlendirirler ve tam kapasiteye dönme imkanı yaratırlar. Ama enteresan olan şey şu: Sektörde bu şekilde devam etmeyi uygun gören arkadaşlar çoğunlukta. Aynı aile yan yana seyahat edebilsin yeter. Bu şekilde fiyat istikrarı oluştu. Yolcu hareketi de var, daha çok sefer yapma imkanı da oluştu diyenler de var.
Bugünler gelip geçecek
Ama şu da bir gerçek, vatandaşın satın alma gücü çok düştü. Onun için bizim tam kapasiteye dönüş yapıp, fiyatta geri çekilmemiz lazım. Tavan fiyat uygulaması havayolu taşımacılığında uygulanmıyor. Havayolu ve otobüs sektörü arasında ciddi bir rekabet yaşanacak. Bizim bir an önce yeni normalleşmeyi yakalamamız lazım. Bugünler gelip geçecek, aşılanma oranı arttıkça hareketlilik de artacak. Kısıtlı kapasite kalkacak, insanlar bir arada seyahat edebilecekler.
Yönetmelik Çalıştayı
Bizim bundan sonraki süreçte ne yapacağımız önemli. Artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını her seferinde söylüyoruz. Dolayısıyla yeni düzenlemelere ihtiyaç var. Bakanlık birtakım düzenlemeler yaptı, ama yönetmelik yamalı bohçaya çevrildi. Bizim bir çalıştay yapıp, yönetmeliği kökten değiştirecek önerileri değerlendirmemiz gerekiyor. Bu yönde hazırlıklarımız var. Ulaştırma Hizmetleri Genel Müdürü Sayın Murat Baştör’le, Temmuz ayı içinde bir çalıştayı, video konferans yoluyla da olsa yapılması konusunda görüştük. Yeni yönetmelik nasıl olmalı, neleri kapsamalı, bugüne kadar neler yanlış gitti… Birçok konuda yeni düzenlemelere ihtiyaç var. Belgelerde, belgelere kayıtlı araçlarda, 18 kişilik araçların belgeye kaydedilmesi gibi sorunlar var. 18 kişilik araçların belgeye kayıt imkanı verilmesini ben doğru bulmuyorum. 18 kişilik araçların devreye girmesi ulaşım güvenliğini zorlar. Sürücü tecrübesi dahil birçok sorun yaşanır. 18 koltuklu otobüslerle piyasanın dengesi bozulur. Çözüm hat esası, sınıflandırma ve kapasite kullanımıdır.
Sektörün yapması gerekenler
Hat esasının artık kaçınılmaz hale geldiğini görüyoruz. Bakanlıktan isteyeceğimiz sınırlı talepler var. Diğer bakanlıklardan vergilerin ve mevcut borçların yapılandırılması gündeme geliyor. Bizim de somut isteğimizi ortaya koymamız gerekiyor. Motorlu Taşıtlar Vergisi’nin iki taksitinin alınmaması, sigorta ücretlerinin en azından km’ye göre değerlendirilmesi gerekiyor.
Servis yükü
Bunlar hükümetten istediklerimiz. Sektörün kendi içinde yapması gerekenler konusunda da harekete geçiyoruz. Firma sahipleri ile acente, acente komisyonu, yazılım şirketleri, servis araçları konusunu görüşüyoruz. Geçen hafta İBB Ulaşım AŞ ile servis araçlarının kurumsal hale getirilmesi ve ‘kullanan öder’ mantığı ile yeniden yapılandırılmasına yönelik bir görüşme yaptık. Bu toplantıların devamı konusunda sözleştik. Büyükşehir Belediyesi, vatandaşa ücretsiz verilen bir hizmeti kaldıran taraf gibi gözükmek istemiyor. Burada sektörün paydaşlarını bir araya getirmeye çalışıyoruz. Hep birlikte servis araçlarını sektörün üzerine yük olmaktan çıkaracağız. İstanbul’dan başlayıp Türkiye’ye yayılması için çaba göstereceğiz. Kayseri’de örnek model var, 53 servis aracı ve 157 acente yükü kalktı ve bu model başarıyla yürüyor. Bu modeli yaygınlaştırmamız gerekiyor. Kayseri’de 5 transfer terminali var ve tüm modların yolcusu bu merkezlerde buluşuyor. Birbirimiz ile yarışarak, rekabet ederek değil birlikte hareket ederek sorunlara çözüm sağlayabiliriz. Firmalardan destek bekliyoruz ve inşallah sonuç alacağız. Bu konuda karşı çıkan olursa da sektöre zarar verdiklerinin farkına varmaları gerekiyor. Pandemi sonrasında otobüsçülüğü yeniden tamamlayacak adımları atmamız gerekiyor. ■