Fazladan bir saatiniz olsa nasıl değerlendirirsiniz, diye sormuşlar 1000 yetişkine, bir araştırmada… Yazar Kristi Hedges, “işe ve eve eşit yeterli zaman ayırıyorum” diyenleri zamanla sorununu çözmüş insanlar olarak kabul edilebileceğini söylüyor.
Sahi, size sorsak fazladan bir saatinizi nasıl geçirirsiniz?
Haklı olarak, siz de bana yöneltiyorsunuz aynı soruyu. Fazladan olup olmadığına bakmaksızın kitap okuyarak, film seyrederek değilse de film çekerek (meslek gereği) geçirmeyi isterim.
Sevgilisiyle birlikte olmayı düşünenlerden tutun da, dinlenmeyi öne çıkaranlara kadar birçok alternatif arasında benim ilgimi ‘işe ayırırım’ diyenler çekti. Gerçekten de çalışmaya (‘ders çalışırım’ diyenler de var yanıtların içinde) yeterince zaman ayırdığımızı düşünmüyorum. Bunu, büyükşehirlerde ulaşımın zamanın büyük bölümünü çalması nedeniyle ileri sürüyorum. İster istemez yorgun başlıyoruz güne…
Barışın diliyle…
Tam da bu nedenle insanın sanata daha çok yer vermesi gerekiyor; zamanını değerlendirirken, bir yandan da arttırması için… en geniş yelpazede hayata dair en çok şeyi ancak sanatla bulabiliyoruz. Oluşturduğuna ‘kültür’ diyoruz ki gelişmişliğin, çağdaşlığın ve ileriye bakmanın temel izleği…
Van’da, gençler, “Van Gölü Uluslararası Film Festivali” düzenliyor iki yıldır. Nasıl büyük bir coşku, nasıl büyük bir mutluluk yaşıyor ve yaşatıyorlar görmelisiniz. Bu yıl ikincisi düzenlenen festivalde, yerli yabancı filmlerden konserlere, şiir dinletilerine, resim sergilerine ve sanatçı performanslarına kadar birçok etkinlik var.
Kültürler mozaiği…
Van, bir kültürler mozaiği olan Anadolu’nun, tam da bu anlamda, merkezinde bulunan, gerçekten güzel ve hepsini bir arada bulunduran önemli bir kent. Gölün varlığıyla havası ve bitki örtüsü farklılaşan ve en az bir o kadar da öne çıkan insan ilişkileriyle Van’da sinemanın kültür çeşitliliğini birleştireceği düşüncesi ilk tohumu olmuş Van Gölü Film Festivalinin. Toplumsal ve siyasal konjonktürü de gözeterek ana temayı “Barışın Diliyle, Barışa İthaf” olarak belirlemişler. Başta Bager Oğuz Oktay ile Meltem Babaoğlu olmak üzere tümü gençlerden oluşan bir ekip, kedisiyle tanıdığımız Van’ı, bu kez ‘İnci Kefali’ ile öne çıkarmak için sıvamışlar kollarını.
Boynumuzun borcudur desteklemek…
“Sanatçıların Festival için Van ilinde toplanmasını sağlayarak şehrin uluslararası alanda prestijini ön plana çıkarmak ve şehrin kültürel anlamda değerini ortaya koyarak sürekli hale gelebilecek bir kültür ağı içine dâhil etmek” amacıyla düzenlenen festival, yoğun göç alan Van’da gençlerin zamanını değerlendirmesini, ileri bakmasını, gelişmelerini de sağlayacaktır.
Tam da bu nedenle alabildiğine önemli ve bir o kadar da ulvi bir amaca hizmet ediyor bu genç insanlar. İşte, en tam da o nedenle desteklenmesi gerekir. Kültür Bakanlığı, Valilik, Belediye ile birçok şirket de, geleceğe yönelik olumlu ve önemli bir gelişmenin önünü açmak için destekliyor.
Festivalle birlikte gerek konuk olarak gerekse izleyici olarak çok sayıda insan gidecektir Van’a (biri de… aslında üçü -çekirdek aile olarak- biziz). Tarihi ve doğal güzelliklerini göreceğiz, meşhur otlu peynirini, murtuğasını tadacağız, suyunu içeceğiz. Büyük olasılıkla arkadaşlarımıza çam sakızı çoban armağanı da olsa götüreceğiz. Anlattıklarımızdan onlar da etkilenecektir; dolayısıyla tatillerini seneye Van’daki festivale denk düşüreceklerdir.
Sponsor olmak kazanmaktır…
Film festivali benzeri sanatsal etkinliklere sponsor olmak geleceğe yatırım yapmaktır. Bir film, bir konser, bir sergi yeni dünyaların kapısını aralayacak; belki de kazancı katlayacak ilk harekettir. Yerel kalmak istemeyen, ürünlerini ve/veya hizmetini hedef kitlesine duyurmak isteyen ve bunu yaparken de sanatın barış dolu o engin gücünü değerlendirmek isteyen kurum ve kuruluşların bu festivali kaçırmayacağını düşünüyorum.
Barışa ithaf…
1- 7 Eylül 2013 tarihleri arasında düzenlenecek Uluslararası Van Gölü Film Festivali, dünyaca ünlü soprano Pervin Chakar konseriyle açılacak. Jüri Başkanlığını (Antalya Film Festivali ile İstanbul Sinema Günleri’nin belirleyici ismi) Vecdi Sayar üstlenmiş.
Zamanın değeri…
Vanlılar, festivalin hemen ardından Akdamar Adasında yılda bir kez yapılan ve dünyanın da ilgisini çeken ayinle birlikte bir şeylerin değiştiğini duyumsayacaktır muhakkak. Böylelikle, başta sözünü ettiğimiz ankette sorulan “fazladan bir saatiniz olsa” imkanını kendiniz yaratmış olacaksınız.
Gelin, bir filmi birlikte izleyelim, bir şiiri birlikte dinleyelim, bir konserin coşkusunu paylaşalım, bir resmin renklerinde dünyamızı boyayalım.
Not: Dünyanın en güzel güneş batışını ancak ve sadece Van’da izleyebilirsiniz; çünkü 2000 metre yükseklikte, gölün masmavi sularıyla birlikte yer gök de kızıla boyanır.